STRATONİKEİA'DA MEZAR OLMAK
Mezara gölgemi düşürende
Aklıma ölüm düşende
Neden ırak ölüm
Neden gözümüzden ırak
Her an aslında ensemizde
Gölgemi düşürdüm mezarın üzerine
Pişti yaptım ölüme
Ben kazandım yine
Gölgemi düşürdüm mezar üzerine
Ölüm korkum saklanamaz artık ensemde
Gölgemi düşürdüm mezar üzerine
Pişti yaptım ölüme
Ben kazandım yine
Kaldım mı şimdi
“yaşamak korkumla”
Eyvah eyvah dedim
Yaşama korkuma
Fırlayıp çıkıverdim sokağa
Selam verdim karşılaştığım canlara
O can senin bu can benim
Gezer oldum gündüz gece
Adımımı attım ya bir kez dışarı
Girmem kolayına kapalı yere
Kış kış kışladım kendimi
Hadi durma
“Kapı dışarı, kapı dışarı”
İlk selamım bahçe kapısını saran
Kökünden yeniden can bulan
Dallanan budaklanan
Kurumuş dallarına sarılan
Komşu sarmaşıkla buluşan yasemin çiçeğine
Masal yazılmaz kolayına bir çırpıda
Çırpayım içimi
dökeyim kalemimin ucundan
Ak kağıda
Çala çırpa
Çırpına
Dolana
Yola koyula
Vay başıma gelene
Yazamadım masalımı
düştüm kendi dilime
Badem ile incir düşmesin mi elime
Yedim yol aldım
Yedim yol aldım
Birde baksam ne göreyim
Yolum dayanmış masal kapısına
Açıl masal kapısı dedim
Açılmadı
Omzumu dayadım ittirdim
Açılmadı
Açıl susam açıl dedim
Açılmadı
Bir öfkelendim ki sormayın
Bağırtımdan kendim korktum
Açılmadı
Omzum düştü başım öne eğildi
Ellerimle okşadım kapıyı çaresizce
“Ne güzel bir mermer kapısın kırmızı damarlı
Yeşim taşı pek yakışır sana
Masalımı yazınca çıkacak ortaya” deyivermişim
O da ne
Kapı açılmasın mı bir kerekte
Ötesini ne siz sorun ne ben söyleyeyim
Masal olup görüneyim
Masal olup görüneyim
Müsaadenizle
Müsaadenizle
Yorumlar
Yorum Gönder